1977 Ordu doğumlu olan Şef Yeşim Erol’un annesi öğretmen, babası ise Tarım İl Müdürü. Babasının mesleği ile annesinin yemeğe olan merakı bir araya gelince gıda ile iç içe büyüdüğü bir çocukluk geçirmiş. Babasının memurluğu vesilesiyle Anadolu’nun çeşitli şehirlerini gezen Şef Yeşim Erol, bu sayede pek çok kültürü ve yemeklerini tanıma fırsatı da bulmuş. Böylelikle daha küçük yaşlardan gelişkin bir damak tadı ortaya çıkmış. Ege ve Karadeniz Kültürleri’nin harmanlandığı bir ailede büyümek, aynı zamanda da farklı yörelerde uzun süre kalmak annesinin mutfağının zenginleşmesini sağlamış. Doğuştan anaç bir karaktere sahip olan Yeşim Hanım, görsel hafızasının gücüyle annesini izleyerek mahareti kazanmayı başarmış.
Ailesinin kendi işlerini kendi yapması ve mutfakta zaman geçirmesi konusunda aşıladıkları özgüven, Şef Yeşim Erol’u bu günlere taşımış. İlk olarak İstanbul Üniversitesi’nde Felsefe okuyan Yeşim Hanım, öğrencilik hayatı boyunca yapmış olduğu araştırmalar sonucunda mezun olur olmaz Chicago’ya gitmiş. Kısa süreli yabancı dil eğitiminin ardından Yeme - İçme Yöneticiliği okumuş. Bölümün sunduğu imkanlar sayesinde mutfak eğitimi de alan Şef, Chicago’da Swiss Otel’de çalışmaya başlamış. Çalışması sırasında bir pasta şefiyle çalışmalarını sürdürürken mutfakta kalmaya ve pastacılık konusunda uzmanlaşmaya karar vermiş. Amerika’ya vatandaşlık verilerek getirtilmiş olan çok önemli iki master şef’in açmış oldukları okula devam eden Yeşim Erol’un tam anlamıyla pastacılık serüveni de böylelikle başlamış olmuş. Mezun olduktan sonra pastacılık alanında çalışmalarını sürdüren Yeşim Hanım, Chicago’daki 6 yıllına harika deneyimler sığdırıp Türkiye’ye geri dönmüş. İstanbul’da unlu mamülleri ve pastacılık alanındaki lezzetleriyle çok bilinen bir mekanda 10 yıl çalışmış. Bu esnada eğitimin ve öğrenmenin sonu olmaz diyip, Fransa’da ve İspanya’daki pek çok eğitime katılmış. Eğitimlerin yanı sıra ünlü ve önemli şeflerin mutfaklarında çalışma fırsatı da bulan Yeşim Erol, farklı kültürlerin pastacılık anlayışını da tanıma imkanı bulmuş.
Tüm bu donanımı, maalesef bir pasta kültürü olmayan Türkiye’ye taşımayı hedefleyen Şef Yeşim Erol, bugüne kadar büyük emeklerle Türk Pastacılığı’nı geliştirmiş olan tüm şeflere selam çakıp, yaratıcılığını ve bu yolla gelişecek denemelerini gönül rahatlığıyla tezgahına dökebileceği adres olan Emirgan Sütiş mutfağında enfes tatlar yaratıyor. ''Pearl'' markası adı altında özel günlerinize yakışacak tasarım pastalar yaratan Yeşim Hanım, Türk damak tadına uygun en özel tariflerini de Emirgan Sütiş mekanlarında ve üçüncü dalga kahvecilerin en genci sayabileceğimiz Espressolab’da konuklara sunuyor.
İmza Tatlı: Çilekli Puf
Yeşim Erol, annesinin o küçükken hastalandığında neşesini yerine getirmek için yaptığı ve kuş yuvasına benzediği için Kuş Pastası diye isim taktığı basit bir tatlıdan yola çıkıp, Polka yani düğme anlamına gelen yine annesinin el lezzetiyle yaptığı kurabiyeden ilham alarak oluşturduğu imza tatlı Çilekli Puf’u yaratmış. Profiterol ve eklerlerden çok iyi bildiğimiz Pate a choux hamurunun içerisine neredeyse sevmeyeni olmayan pastacı kreması ve taze çilek parçaları koyan Şef, üzerine de çikolata sosu döküp, bitter çikolata ile süslediği tatlısıyla damakları şenlendiriyor. Ortaya da kahvelerin yanında tadına doyamayacağınız enfes bir tatlı çıkmış oluyor.
Yaptığı pastalar ve tatlılar gibi şeker mi şeker Yeşim Erol’a bu keyifli sohbet için çok teşekkür ederiz:)
