Orijinal Lübnanlı

Pera bölgesindeki Rixos Hotel’in içinde yer alan mekanın adı; Tahin... Lübnan ve Suriye mutfaklarını içinde barındırıyor. Öyle diğer restoranlar gibi, mutfaklarını Türk damak tadına göre geliştirme derdine de girmemişler. Aynı tabağı, kendi bölgesinde nasıl hazırlanıyorsa, birebir lezzetiyle servis ediyorlar. Lübnan mutfağı biraz ekşidir, bilen bilir... ‘Aman, bizim insanımız beğenir mi?’ diye endişelenmemiş, yemekleri orijinal halleri ile mönüye koymuşlar. O kadar ki; Lübnanlı bir gurmeye, sırf tat değişmesin diye, her gün denemeler bile yaptırıyorlarmış. O humus çeşitlerini ve kebapları yediğinizde daha iyi anlayacaksınız. Fiyatları da, verdiği hizmeti göz önünde bulundurursanız gayet hesaplı... ‘’Dünyadan gelip ülkemizde meşhur olan mutfaklar, İtalyan, Fransız, Çin’den ibaret olmamalı!’’ diyenlerdenseniz, Lübnan mutfağını denemenizi tavsiye ederim. Başlangıç için de ‘Tahin‘ doğru adres olacaktır...



Hashtag’i de dibinde...
 
Az önce bahsettiğim adresin, hemen bitişiğinde burası da... Yanlış anlamayın; mekanın adı ‘Hashtag‘... Özelliği, modernleşmiş bir birahane olması. Her içecek servis ediliyor ama ağırlık bira türevlerinde. Salaş bir yer beklemeyin sakın. Otelin iki binasının arasında kalan koridor, son derece verimli değerlendirilmiş. Yemek öncesi ya da sonrası, ‘iki tek atalım’ kafası için ideal. Tahin’den direkt geçişi de var. İki mekan da, gelişimi bitmeyen  Beyoğlu bölgesinde, gayet iyi iş yapar derim ben...



Naciye Naciye
 
Her geçen gün, Arnavutköy’de yeni bir mekan türüyor. Balıkçıların yoğunlukta olduğu malum caddeye, onlarca kafe, restoran veya barlar açılıp kapanıyor. Yanyana olan dükkanlar (artık birbirinden özenip, iş yaparım mı diyorlar bilmem) bir türlü iflah olmuyor. Aralarından sıyrılanlar da var tabii... ‘Uzun soluklu iş yapar’ diyebileceğim, yeni tecrübem; Naciye... Adına aldanıp da, salaş bir meyhane sanmayın! (Hani Cahide çakması yerler vardır ya, onlardan değil yani) Tam bir mahalle kafe&bar’ı... Samimi ve modern dekora sahip mekan, şirket yöneticiliğinden sıkılıp kendi yerini açan, Çağrı Tacer’in projesi... En hoşuma giden tarafı ise lokasyonu... Dedim ya, yanyana bir sürü mekan açılırken, burası bir arka sokakta daha münferit bir yerde. Meşhur kilisenin karşında, ara sokakta ama geniş kaldırım oturumuna sahip mekan, rahat hareket etmenizi sağlıyor.