Diğer ülkelerin sıralaması da şöyle:
Görüldüğü üzere çay bizim için sadece bir içecek değildir. Çay sohbettir, adettir, nostaljidir, dinlenmektir, berekettir. Çay bir zaman dilimidir. Bu yüzdendir bi'çay içip geliyorum'larımız, bu yüzdendir çaylar bitince kalkalım'larımız.
Türkiye'de çay içmek ne İngiltere'deki 5 çayına ne de Japonya'daki çay seremonisine benzer; karmaşık değildir. Taze demlenmiş sıcacık çayı ince belli bardağa doldurursunuz ve şekerini ekleyip çay kaşığıyla olabildiğince ses çıkarıp karıştırırsınız. O ilk yudumu aldığınızdaki rahatlama ve içten gelen derin bir 'oh!' hiçbir şeye değişilmez. Çayın yeri, zamanı, yaşı yoktur. Evde, bahçede, balkonda, vapurda, çocuklukta, ihtiyarlıkta, hastalıkta sağlıkta... Ama olmazsa olmaz zamanları kahvaltı ve akşam yemeği sonrası vardır ki o saatlerde ocağın üstünde çaydanlık olmaması imkansızdır. Ailemizin vazgeçilmez üyesidir çaydanlık. 'Kahvaltı hazır' demez annelerimiz; 'çay demlendi, haydi sofraya' der.
Misafirperverliğimizin de simgesidir çay: ''Kızım Handan teyzenler geliyormuş, haydi bi' çay koy da ayıp olmasın.'' Bir bardak daha içer misin sorusunu asla duyamazsınız bu topraklarda. 5 saniye önce boş olduğuna yemin edebileceğin bardağın çoktan tavşan kanıyla dolmuştur. İyi de bu kadar çok çay içmenin bize ne faydası var diyorsanız biraz da sağlığa iyi gelen yönlerinden bahsedelim. Çay, vücudun su dengesini koruma, kanser riskini azaltma, kanser yapıcı hücre oluşumunu engelleme, gerginlik ve uykusuzluğu giderme, cildi güzelleştirme, sindirimi kolaylaştırma gibi birçok yarar sağlıyor. Kimisi için çaysız gün başlamaz, kimisi uğruna şiiirler, şarkılar yazar, kimisi duvarları karalar.
Sizin için seçtiğimiz en iyi örnekler de buradalar:
İstanbul'un En İyi Çay Bahçeleri listemize buradan göz atabilirsiniz.
