Havalar da iyice ısınmışken, ayakkabılarımızı bir kenara bırakıp çimenlerin üzerinde yürümek, kuşların cıvıltılarını duymak, arkadaşlarla ya da aileyle kakara kikiri yapmak... Sizce de kulağa çok hoş gelmiyor mu?

Çimen ve toprak kokusunu içimize çekerken isteyenin ağaç kenarında oturup kitap okuyabileceği, müzik dinleyip ruhunu dinlendirebileceği; isteyenin ise koşuşturup top oynayabileceği, piknik yapabileceği güzel korularımız, parklarımız İstanbul’da ne yazık ki sınırlı sayıda.

Bu yüzden biz, siz sevgili okurlarımızı bu güzel duygulardan mahrum bırakmamak adına İstanbul’da bulunan gezilmeye değer koru ve parklarımızı anlattık.

Keyifli okumalar efenim :)


Aşıkların parkı: Yıldız Parkı


 
Huzur verici manzarasıyla Yıldız Parkı, özellikle liseli gençlerimizin ve gelin ile damatlarımızın fotoğraf çekilerek güzel anılar bırakmak için tercih ettikleri bir yer.

Yıldız Parkı, arkadaşlarla voleybol, yakartop oynayayım, ip atlayayım diyebileceğiniz bir yer değil. Alırsınız içeceğinizi elinize, geçersiniz manzaranın karşısına, dalarsınız hayallere ya da fotoğraf çekersiniz, o da olmadı kitap okursunuz, müzik dinlersiniz temiz ve ferah doğa içinde.


Şehirden uzak baharın renk cümbüşü: Atatürk Arboretumu


 
Bir hafta sonu, bindiniz arabanıza, çıktınız Belgrad Ormanı’na doğru. Şehir merkezinden bir hayli uzak, doğayla baş başa kalabileceğiniz Atatürk Arboretumu’nun önündesiniz şimdi. Manzarası ve mis gibi havasıyla size vereceği huzurun yanı sıra bilgilenmenize de olanak veren bir yer burası. Çünkü İstanbul Üniversitesi Ormancılık Fakültesi tarafından çeşitli bilimsel araştırmalar yapmak için kullanılmakta. Bu yüzden özellikle bahar döneminde çiçekler kokusunu ve güzelliğini ortaya koymuşken rengarenk bir ortam içerisinde her türlü bitki türlerini önlerindeki yazılardan öğrenebileceksiniz.


Park+Orman = Parkorman


 
Konserlerin ve festivallerin olduğu ancak bu vakitler dışında da doğanın içinde havuzda yüzüp serinlemek, kafa dinlemek için tercih edebileceğiniz ulaşımı oldukça kolay bir yer: Parkorman.

Özellikle konser zamanı gittiyseniz henüz tam olarak buranın tadını yaşayamamışsınız demektir. Tertemiz havayı burnunuza çekip yeşil ve mavinin uyumu içerisinde hem yürüyüş yapmak hem de yüzmek için harika bir yer.


Modernliğin içinde kurulmuş park: Maçka Demokrasi Parkı


 
Canınız yoga mı yapmak istedi ya da tempolu yürüyüş? Belki çocuklarınız, yeğenleriniz parkta oyun oynamak istiyordur ya da siz arkadaşlarınızla birlikte yeşilliklere yakın bir yerde kahve içip sohbet etmek istiyorsunuzdur. İşte, bu konuda hiç düşünmeden gidebileceğiniz, ulaşımı da oldukça kolay olan bir park burası: Maçka Demokrasi Parkı.

Kulaklığını takıp sporunu yapanlardan, köpeğiyle yürüyüşe çıkanlara, çimenlerin üzerinde oturmuş sohbet edenlerden parka yakın yerlerde kahve içenlere kadar herkesin hafta sonu-hafta içi, iş-okul çıkışı fark etmeksizin gittiği bu güzel parka hala gitmediyseniz hemen ayaklanmanın vakti.

Bu arada nerede kahve içebilirim demeyin: M.O.C., Sunday, Gravite

 
Yeşil ile mavinin birbiriyle uyumu: Mihrabat Korusu


 
Hafta sonu giderseniz, büyük ihtimalle düğün cümbüşüne rastlamaktan rahat rahat gezip dolaşamayacaksınız. Bu yüzden, ister Boğaz’ın ve Rumeli Hisarı’nın eşsiz manzarasını izlemek isteyin, ister uzun yürüyüş yapmak isteyin, isterseniz de sevdiklerinizle çay, kahve eşliğinde sıcacık sohbet etmek isteyin hafta içi kaçamağı için harika bir yer.


Huzurun diğer adı: Polonezköy Tabiat Parkı


 
Epey uzakta olduğu için  her hafta sonu gidilebilecek bir yer olmasa da herkesin mutlaka arada kendine tatil vererek gitmesi gereken bir yer burası. Biraz kafa dinlemek istiyorum diyenler için yakınında bulunan butik otellerde kalabilir ve kaldığınız süre zarfında sakin ve huzurlu parkta yürüyüş yapabilirsiniz. Kalabalık gitmek isteyenler için de istedikleri gibi voleybol, yakartop oynayabilir, ip atlayabilir, mangal yapabilir ya da park içinde bulunan restoranlarda yemek yiyebilirsiniz.

 
Biri piknik mi dedi? : Mehmet Akif Ersoy Mesire Yeri


 
Meyvelerimizi, sandiviçimizi, çayımızı, çorbamızı aldık; taktık sepeti kolumuza, koyulduk yollara. Şimdiki durağımız Sarıyer’in güzel mekanlarından Mehmet Akif Ersoy Mesire Yeri. İp atlayanlardan top oynayanlara, hamağına uzanmış müzik dinleyenlere kadar herkesin gelip cümbür cemaat piknik yapabileceği güzel bir yer burası.

 
Anadolu yakasının oksijen kaynağı: Özgürlük Parkı


 
Koşu parkurundan bisiklet yoluna, çocuklar için oyun gruplarından futbol sahasına, tenis kortundan anfitiyatroya, kafeteryalardan buz pateni pistine kadar pek çok aktive yerlerinin bulunduğu 120.000 m^2 lik bu devasa parkı gidip görmediyseniz hayatınızda bir şeyler eksik kalmış demektir.

Süs havuzlarıyla güzelliğine güzellik katan Özgürlük Parkı temiz havasıyla, aktivite imkanlarıyla siz sevgili okurlarımızın mutlaka gezip görmesi gereken parklardan biri.


Lalelerin merkezi: Emirgan Korusu


 
Lalelerin boy gösterdiği Lale Festivali zamanı Emirgan Korusu’nu duymayan pek kalmamıştır. Bahar döneminde rengarenk laleleriyle, güneş ışınlarının üzerine düşüp dans ettiği göletleriyle muhteşem bir görünüme sahip olan Emirgan Korusu, İstinye ile Baltalimanı arasında İngiliz bahçesi düzeninde bir yer.

Piknik yapmak isteyen, çocuklarını gezdirmek isteyen,laleleri görmek isteyen ya da yürüyüş yapmak isteyen herkesin gelip görmesi ve Koru’dan çıkıp aşağı doğru yürümesi takdirde sahil kenarına inebileceği harika bir yer.  


Ne demiş şair: Ben bir ceviz ağacıyım “Gülhane Parkı”nda


 
Eminönü’nde alışverişinizi yaptınız, pek de yoruldunuz, biraz oturup soluklanayım diye düşündüğünüz anda akla gelecek ilk adrestir Gülhane Parkı. Tarihi yarımadayı gezip Gülhane Parkı’na akın eden çokca turist olduğu doğrudur, ancak siz de kitapların ve şiirlerin gözde parkı Gülhane Parkı’na gidip arkadaşlarınızla sohbet edebilir, biraz yürüyüş yapabilirsiniz.