2011’de Dunkin’ Donuts iş yerinde kahve tüketimine biraz ışık tutmak için Career Builder ile güçlerini birleştirdi ve bir araştırmaya imza attı. 4.700 Amerikan çalışanıyla yapılan araştırmaya göre, “bazı profesyoneller kahveye diğerlerinden daha fazla ihtiyaç duyuyor” sonucu ortaya çıktı.

Bilim adamları, pazarlama uzmanları, profesörler, hemşireler ya da finans uzmanları... 15 farklı sektörde yapılan araştırmada hangi sektör kahveye neden daha çok ihtiyaç duyuyormuş, gelin inceleyelim!

Aşağıda bazı ilginç eğilimleri ile birlikte kahve üzerine en bağımlı on beş mesleği gösteren infografik mevcut. Sizin mesleğiniz de bu liste arasında yer alıyor mu bilemiyoruz ama, eğer cevabınız evet ise, biliyoruz ki "Bi' kahve?" sorusuna yanıtınız da “Bol kafeinli bir Evet!”

Araştırmalar gösteriyor ki kahveyi en çok tüketenler bilim adamları ve laboratuvar teknisyenleri. Bu alanda çalışan veya çalışmış olan hiçkimse bu sonuca şaşırmayacak. Çünkü onlar, bilim insanlarının 24 saatlerini deneyler yaparak, sonuçlarını rakip laboratuvarlardan veya araştırma gruplarından daha önce yayımlamak için baskı altında çalışarak geçirdiklerini biliyorlar. Sınırlı fon desteği, hibe önerileri, bir de işlerinin esası bilimle uğraşmak derken uzun çalışma saatleri ve yoğun iş temposunda listemizde bilim dünyasının çalışkan insanları kahve tüketiminde en başı çekiyorlar.. Bilim adamlarının iş bağımlısı olmaları, kafein bağımlılıklarının temel ihtiyaçlarından biri olmasına sebep oluyor.

Çinli ve Amerikalı bilim adamlarının iş bağımlılığı farklı boyutlara sahip. Amerikan bilim adamları gece geç saatlere kadar çalışmayı tercih edip hafta sonlarını dinlenmeye ayırıyorlar. Bunun aksine, Çinli bilim adamları gece geç saatte çalışmak yerine hafta sonları da tıpkı hafta içi çalıştıkları gibi çalışıyorlar. Alman bilim adamları ise Çinli ve Amerikalı bilim adamlarının arasında bir iş disiplini ile çalışmaktalar.

Listemizin ikinci sırasında yer alan Pazarlama ve PR Uzmanları ise iş yapısı gereği insanlarla yüz yüze iletişim halinde olduklarından günün her saati taze görünmek ve enerjik olmak zorundalar. Sabah erken saatlerde uyanıp akşam geç saatlere kadar insanlarla iletişim kurmak ve günün yorgunluğunu yansıtmamak için süper güçlere ihtiyacınız yok, ihtiyacınız olan tek şey tabii ki kahve! 1. sıradaki bilim adamları gibi 24 saat çalışmasalar da kahve bağımlılığına en yatkın meslek gruplarından biri olarak Pazarlama ve PR uzmanları 2. sıraya yerleşmeye hak kazanıyorlar.

Bilimsel araştırmalar gösteriyor ki kahve tüketimi zekaya da olumlu katkılar sağlıyor. Yoğun iş temposu, kalabalık sınıflar ve güncel olma amacıyla eğitimcilerin kahve içmesi kadar normal bir durum yok! Eğitimciler daha atik, daha dikkatli, daha mantıklı yani zeka ile yürütülen bir çok fonksiyonu daha rahat yerine getirebilmeleri için kahveye ihtiyaç duyuyorlar.

Çalışan kesimin iş veriminin düşmesinin sebepleri genel olarak aynıdır. STRES! Çalışanlar kahve içmediklerinde durum daha da kötüye gidiyor. Fakat kahve kullanımı arttıkça içerisinde bulunan stres ortamından eser kalmamakla birlikte kahvenin verdiği mutluluk etkisi de işin daha iyi yapılmasını sağlıyor. Ne de olsa kahveyi koklamak bile bazı insanların mutlu olmasına yetiyor.

Her işin kendine göre sıkıntıları haliyle oluyor. Fakat sektörlere göre bu sorunlarla kahve alışkanlıkları da benzerlik gösteriyor. Editörler, devlet görevlileri ve öğretmenler alışık oldukları kahve tadından biraz da olsa sıkıldıkları için kahvelerini çoğunlukla aromalı tercih ediyorlar.

İnsan kaynakları ve kişisel yardımcılar kahvelerini yumuşatmak ve gün boyu kahve keyfini yaşamak için kahvelerini şekerli ve kremalı tercih ediyorlar. Hakimler, avukatlar ve otel çalışanları ise yoğun, stresli iş alanlarından dolayı günün her saati dinç olmak için kahvelerini daha koyu içiyorlar.