2002’den beri Ekim aylarına sanat katan Filmekimi bu yıl da 3-11 Ekim tarihleri arasında yapılacak. 14. Filmekimi’nin uğrayacağı diğer şehirler ise Ankara, İzmir, Trabzon, Bursa ve Edirne.
Biz de sinema severlere fikir versin diye, 9 gün sürecek olan festivalde kaçırılmaması gereken filmleri sıraladık:
1. Son of Saul / Saul'un Oğlu
Macar yönetmen László Nemes’nin, başrolünü Géza Röhrig'e emanet ettiği Son of Saul bilindik soykırım filmlerinden çok farklı. Film ekrana estetik yaklaşımlardan uzak, tüm çıplaklığıyla yansıyor. 1944 yılında Auschwitz imha kampında geçen film, cesetlerin yakıldığı bir fırında çalışan ve Yahudi bir tutsak olan Saul’un iki gününe tanıklık ediyor. İnsanın yüzüne tokat gibi vuran kötülükler ve Soul’un cesareti izlemeye değer.
Foto Kaynak: http://filmekimi.iksv.org/tr
2. The Witch
Sundance’in en ürkütücü filmi olan The Witch, New England’daki cadı avlarından esinleniyor. 17. yüzyılda İngiltere’de yaşayan dinlerine sıkı sıkı bağlı bir ailenin düzenleri birdenbire sarsılır. Yeni doğan çocuklarının kaybolmasıyla başlayan olayların ardı arkası kesilmez. Ama bu olaylar başlarına gelecek büyük felaketlerin sadece başlangıcıdır. The Witch’i Robert Egger yazıp yönetti.
Foto Kaynak: http://filmekimi.iksv.org/tr3. Me, Earl & Dying Girl / Ben, Earl ve Ölen Kız
Lise son sınıfta bulunan ve sosyalleşmeyle ilgili sorunları olan Greg kendince bir düzen kurmuş, okulda kimseyle yakınlaşmıyor ve olabildiğince göze batmamaya çalışıyordu. Fakat annesi, kanser hastası sınıf arkadaşı Rachel’la birlikte takılması ve yanında olması için zorlayınca tüm Greg’in tüm düzeni bozuluyor. Ama bu sayede gerçek dostluğu tadan Greg hayal bile edemeyeceği bir bağ kurar.
Foto Kaynak: http://filmekimi.iksv.org/tr4. The Club
Küçük sahil kasabasındaki bir evde kalan dört eski rahip ve başlarında sert, kadın bir kahya. Rahipler bu ıssız yere büyük günahlarından kurtulmaları için gönderilmişler. Bu katı düzenleri aralarına katılan, henüz gözden düşmüş beşinci rahiple alt üst olur ve tüm karanlık sırları açığa çıkacaktır.
Foto Kaynak: http://filmekimi.iksv.org/tr5. Baskın
Can Evrenol’un aynı isimli ödüllü kısa filminden uyarlanan Baskın, bir polis grubunun gece devriyesi sırasında yardım çağrısı üzerine gittikleri, terk edilmiş tarihi bir Osmanlı karakolunda başlarına gelen olağanüstü olayları konu ediniyor. Efektlerden değil de makyajdan yararlanan Evrenol’un bu korku dolu filmi, klasik yerli korku(!) filmlerinden oldukça farklı. Filmin Türkiye prömiyeri de ekiple birlikte Filmekimi’nde yapılacak.
Foto Kaynak: http://filmekimi.iksv.org/tr
6. The Lobster
Dogtooth ile tanıdığımız Yunan yönetmen Yorgos Lanthimos’un izleyiciyi distopik bir geleceğe sürüklediği The Lobster, bekar olmanın yasak olduğu ve bu suçu işleyenlerin hayvana dönüştürüldüğü bir toplumda, terkedilen bir adamın bu basıya ayak diretmesini konu ediniyor.
Foto Kaynak: http://filmekimi.iksv.org/tr7. Yearning / Hasret
Bu yıl İstanbul Film Festivali’nde gösterimi iptal edilen film, Türkiye prömiyerini Filmekimi’nde yapıyor. Küçük bir ekip, İstanbul hakkında film çekmek için Almanya’dan İstanbul’a gelirler. Bir gün kurgu odasında yönetmen, ham filmlerdeki olağan dışı şekil ve suretleri fark eder ve bu durumu takıntı haline getirir. İstanbul’un her noktasına değinen yönetmen, eski mahallelerin yıkılması ve yenilenmesi, göçmen işçiler, hükümete karşı direniş, çok çeşitli dinler, İstanbul’un tuhaf derecede melankolik özüne de değinecektir.
Foto Kaynak: http://filmekimi.iksv.org/tr8. Dheepan
Pas ve Kemik, Yeraltı Peygamberi filmlerinden tanıdığımız Jacques Audiard’ın son filmi Dheepan, dünya üzerindeki sığınmacıların yaşadığı zorlukları, Paris’teki üç mülteci üzerinden anlatıyor. Sri Lankalı Dheepan, içi savaştan kaçmak için bir kadını ve kız çocuğunu kendi ailesi gibi gösterip mülteci olarak Fransa’ya gider. Dheepan, kültür çatışması, şiddet ve ailenin meseleleriyle uğraşmak zorunda kalacaktır.
Foto Kaynak: http://filmekimi.iksv.org/tr9. Carol
Amerika’daki ilişkilerin genellikle karanlık yüzüne bakan yönetmen Todd Haynes, Carol filminde 1950’lerin New York’unda iki kadının aşkını anlatıyor. Tezgâhtarlık yapan ve
hayatından pek de memnun olmayan Therese, evliliğinden bunalmış güzel Carol ile tanışır. Birbirlerine iyice bağlandıkları sırada ilişkileri ortaya çıkar ve her şeyi arkalarında bırakıp birlikte yollara düşerler.
Foto Kaynak: http://filmekimi.iksv.org/tr10. The Treasure Comoara / Hazine
Gerçek bir hikayeden yola çıkan Hazine, Adrian Purcarescu’nun hazine arama hikayesini konu ediniyor. Filmde Adrian’ı yine Adrian Purcarescu canlandırıyor. Adrian bir akşam komşusu Costi’yi ziyaret eder. Costi’nin büyükbabasının bahçesinde gömülü bir define vardır ve defineyi Adrian’la birlikte aramayı kabul eder.
Foto Kaynak: http://filmekimi.iksv.org/trDiğer filmlere ve tüm seanslara filmekimi.iksv.org adresinden ulaşabilirsiniz.
