Makyaj kadın bakımının en önemli parçalarından birisi ve kadınların vazgeçemediği makyaj yapma uygun vakit yoksa büyük eziyetlerden birisi haline gelebiliyor. Makyaj yapılmadan dışarı çıkıldığında yaşanan stres, sinir ve rahatsızlık duygusu psikolojik olarak büyük etkiler göstereren bütün bir günü mahvedebiliyor.
İşte kalıcı makyaj bu soruna çözüm için üretilmiş durumda ve vakti kısıtlı olanlar için büyük bir kurtarıcı durumunda.
Ayrıca kozmetik malzemelere alerjisi olanlar, sporcular, hassas bölgelere sahip olanlar, işleri dolayısıyla kendine vakit ayırmakta zorlanan ve devamlı iyi, bakımlı görünmesi gerekenler arasında da çok popüler bir uygulama.
Kalıcı Makyaj Nedir, Nasıl Yapılır?
Kalıcı maktaj en kısa tabiriyle acısız bir medikal operasyon ve yerel anestezi ile de uygulanabiliyor. Hazırlanan anti alerjik boyalar derinin hemen altına enjekte ediliyor ve herhangi bir şekilde kokuya ve zararlı etkilere sebep olmuyorlar. Bir nevi dövme benzeri kozmetik uygulaması diyebileceğimiz kalıcı makyaj yüzde ve vücutta yer alan çok büyük olmayan kusurları örtmekte başarılı ve bakımlı, genç görünmek isteyenlerin tercihleri arasında.
Kalıcı Makyaj Hangi Bölgelere Yapılır?
Kalıcı makyajın temel olarak uygulandığı bölgeler arasında dudaklar, göz ve kaşlar yer alıyor. Ancak herhangi bir rahatsızlık neticesinde kirpik, saç dökülmesi, göğüs ucu sorunları ve derideki renk değişimleri sorunlarına sahip olanlar için de bir çare durumunda olabiliyor.
Kalıcı Makyaj Zararlı Mı?
Kalıcı makyajda kullanılan boyalar kimyasal malzemeler olmadıkları için özel maddelere karşı alerjisi olanlar hariç herhangi bir zarar teşkil etmiyor. Bu durum da uygulama öncesi hazırlanan alerji testleri ile en baştan tespit ediliyor.
Bu kimyasal olmayan yapısından dolayı üç beş yıldan daha uzun süre dayanmayan kalıcı makyajı bu süreler içerisinde yenilemek de gerekiyor. Eğer yaptırdığınız kalıcı makyajdan sıkıldıysanız bu elbette sizin için bir avantaj haline de gelebilir.
Porselen Makyaj ile Aynı Şey mi?
Hayır, porselen makyaj çok daha farklı ve kesinlikle kalıcı olmaması gereken bir makyaj türüdür. Zira bu makyaj tipi kısa süreli ve yoğun şekilde kötü görüntülerin kaldırılması için kullanılmakta ve günlük hayatta pek kullanılmamaktadır.
Dövme Ve Kalıcı Makyaj Silme
Lazerle Dövme ve Kalıcı Makyaj Silme
Lazerle Dövme ve Kalıcı Makyaj Silme
Dövme çeşitli pigment ve boya maddelerininin cilde enjekte edilmesiyle oluşturulan genellikle estetik amaçlı bir uygulamadır.
Dövmeler iki çeşitten ibaret olup, geçici dövmede kullanılan boya maddesi sadece deri yüzeyinde kalması ve zamanla kendiliğinden silinmesiyle karakterize iken, kalıcı dövmelerde boya maddesi cilde uygulandığında renk pigmentleri ciltteki epidermis tabakasındaki hücreler tarafından yutulur, ve o hücrede kalıcı olarak yerleşirler.
Vücut için yabancı cisim olan bu pigmentler vücudun temizlikçi hücreleri olan makrofajlar tarafından uzaklaştırılamıyor. Bunun nedeni ise pigmentlerin boyutlarının büyük olmasından kaynaklanmaktadır.
Lazerle dövme silme işleminde dövmenin rengine ve kullanılan boya maddesinin yoğunluğuna göre farklı dalga boylarına sahip lazer uygulaması yapılmaktadır.
Uygulanan lazer dalgaları epidermisteki hücrelere etki edip, hem boya maddesini barındıran hücrenin patlaması ve bu sayede renk pigmentinin hücre dışına atılamasını, hem de pigmentin kendisine etki ederek büyük olan bu pigmentlerin daha küçük moleküllere parçalanmasını sağlamaktadır.
Parçalanan moleküller temizlikçi hücreler olan makrofajlar tarafından yutulabilir hale gelirler. Makrofajlar da o küçük molekülleri lenfatik dolaşım sistemiyle uzaklaştırır.
Dövme ve kalıcı makyaj silme sürecini etkileyen birkaç faktör bulunmakla birlikte, en önemlileri dövmenin yaşı, derinliği, kullanılan pigment maddesi ve pigmentin rengidir. Örneğin; 2 yıldan daha eski dövmeler, ya da yüzeyel ve eşit derinliklere uygulanarak yapılan dövmeler diğer dövmelere göre daha kolay silinebilir. Bunun yanında koyu renk (siyah, cam göbeği) olan dövmeler, açık renk (kırmızı, sarı, yeşil) olan dövmelerden daha kolay silinmektedir, ki bu renk dövmeleri silmek için o renkleri görebilen lazer dalga boylarını kullanmak gerekir.
Bir dövmenin silinmesi için gereken süre ve seans sayısı kişiden kişiye değişebileceği gibi, dövmenin özelliklerine, boyutuna ve yapılma bölgesine göre farklılık göstermektedir.
Lazer uygulaması yapıldığında dövmeler genellikle beyaz bir hal alır, giderek kırmızıya dönüşür. Kırmızıya dönüşen dövme bölgesi yara olur ve birkaç gün iöerisinde yaranın üzerinde şeffaf bir kabuk meydana gelir, daha sonra 2-3 hafta içinde oluşan kabuklar kuruyarak dökülür, ve yaranın iyileşme safhası tamamlanmış olur.
Yara iyileşe süreci tamamlandıktan sonra dövmenin durumuna göre ikinci seansa başlanabilir. Bu süreç geçmeden asla ikinci seans yapılmamalıdır.
UYGULAMA ÖNCESİNDE DİKKAT;
Lazerla dövme silme işleminden önce özellikle solaryumdan kaçınılmalıdır. Solaryum yaptırmış hastalar için en az 3-4 gün beklenmesinde yarar vardır.
UYGULAMA SONRASINDA DİKKAT;
Lazer işleminden sora tedavi edilen bölge pansumanla kapatılıp 24 saat kapalı tutulmalıdır. Ve suyla temas ettirilmemelidir.
Döve bölgesinde iyileşme sürecinde oluşan kabuklar koparılmamalıdır, kendiliğinden düşmeye bırakılmalıdır.
Uygulamadan 1 ay sonrasına kadar solaryum ve direkt güneş ışınlarına maruz kalmaktan sakınılmalıdır.
Yara iyileşme safhasında cilde ağda, lazer epilasyon ya da kimyasal peeling uygulamalarından uzak durulmalıdır.
Diode Lazer Epilasyon
DİODE LAZER EPİLASYON
Diode lazer epilasyon etkili bir epilasyon yöntemidir. Bizim deneyimlerimize göre tüm merkezlerde bir diode lazer cihazı bulunmalıdır. Lazer teknolojilerinin gelişimi ile birlikte 810 nm dalga boyundaki lazer ışığı kullanan bu lazerler üretilmiştir. Bu cihazlar bizim merkezlerimizin tümünde kullanılmaktadır. Bu yöntemin kimlerde kullanılacağına doktorlar karar vermektedir.
Bu lazerler diğerlerinden farklı teknik özelliklere sahiptir. Teknik farklardan biri diode lazerin ciltte alexandrite lazerden daha derine inebilmesidir. Bu derinlik en derindeki kıl köklerine kadar ulaşmaya olanak sağlar. Küçük miktardaki bu derinlik farkı deri içinde büyük bir derinliğe denk gelir. Diode lazerin bu özelliği önemli avantajlar sağladığı için önemlidir. Derimiz sırt bölgesi gibi bölgelerde normalden daha kalındır. Lazer bilindiği gibi kıl köklerine etki ederek epilasyon sağlar. Lazer kıl köklerine yeterince ulaşamazsa etkisi sınırlı kalır. Beklenen epilasyon başarısı sağlanamaz. Diode lazer kıl kökleri derinde olan sırt gibi bölgelerde de etkili epilasyon sağlayabilmektedir. Bu özelliği sayesinde diode lazerler yüz bölgesinde, erkeklerde sırt, omuz epilasyonunda avantaj sağlamaktadır. Diode lazerlerin bir başka özelliği ise melanin tarafından alexandrite lazerden daha az tutulmasıdır. Aslında bu kıl köküne etkisi için istenmeyen bir durumdur. Fakat koyu cilt yapısına sahip olan kişilerde ise bu durum avantaj sağlamaktadır. Bu özelliği sayesinde diode lazerler, alexandrite lazerin uygulanamadığı koyu renk ciltlerde de kullanılabilir. Koyu ciltler için en iyi lazerlerden biri diode lazerdir.
Diode lazer epilasyon sistemi ince tüylerde de başarılı olmaktadır. Yüz bölgesinde hem ince hem kalın tüyler birlikte bulunur. Alexandrite lazer bu bölgede ince tüyleri tetikleyebilir. Yani azaltacağına arttırabilir. Bazı durumlarda ise yüz bölgesinde alexandrite lazer ince tüyleri kalınlaştırıp gözle görünür kıllara dönüştürebilmektedir. Bu nedenle yüz bölgesinde alexandrite lazerin kullanımını kesinlikle önermiyoruz. Yüz bölgesinde diode lazer ince tüylere bu olumlu etkisinden dolayı en çok kullanılan lazerdir. Biz tüm yüz, kol, sırt ve omuz uygulamalarında diode lazer epilasyon yöntemini öneriyoruz. Böylece hem ince hem de kalın tüylerde etkili epilasyon sağlayabiliyoruz. Diode epilasyon tüm vücut bölgelerindeki kalın kıllarda da son derece etkili bir lazerdir. Genital dahil her bölgede başarı sağladığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu yöntem ile vücutta lazer uygulanabilen her bölgede epilasyon yapılabilir.
DİĞER HİZMETLER
Kalıcı Makyaj
Makyaj kadın bakımının en önemli parçalarından birisi ve kadınların vazgeçemediği makyaj yapma uygun vakit yoksa büyük eziyetlerden birisi haline gelebiliyor. Makyaj yapılmadan dışarı çıkıldığında yaşanan stres, sinir ve rahatsızlık duygusu psikolojik olarak büyük etkiler göstereren bütün bir günü mahvedebiliyor. İşte kalıcı makyaj bu soruna çözüm için üretilmiş durumda ve vakti kısıtlı olanlar için büyük bir kurtarıcı durumunda. Ayrıca kozmetik malzemelere alerjisi olanlar, sporcular, hassas bölgelere sahip olanlar, işleri dolayısıyla kendine vakit ayırmakta zorlanan ve devamlı iyi, bakımlı görünmesi gerekenler arasında da çok popüler bir uygulama. Kalıcı Makyaj Nedir, Nasıl Yapılır? Kalıcı maktaj en kısa tabiriyle acısız bir medikal operasyon ve yerel anestezi ile de uygulanabiliyor. Hazırlanan anti alerjik boyalar derinin hemen altına enjekte ediliyor ve herhangi bir şekilde kokuya ve zararlı etkilere sebep olmuyorlar. Bir nevi dövme benzeri kozmetik uygulaması diyebileceğimiz kalıcı makyaj yüzde ve vücutta yer alan çok büyük olmayan kusurları örtmekte başarılı ve bakımlı, genç görünmek isteyenlerin tercihleri arasında. Kalıcı Makyaj Hangi Bölgelere Yapılır? Kalıcı makyajın temel olarak uygulandığı bölgeler arasında dudaklar, göz ve kaşlar yer alıyor. Ancak herhangi bir rahatsızlık neticesinde kirpik, saç dökülmesi, göğüs ucu sorunları ve derideki renk değişimleri sorunlarına sahip olanlar için de bir çare durumunda olabiliyor. Kalıcı Makyaj Zararlı Mı? Kalıcı makyajda kullanılan boyalar kimyasal malzemeler olmadıkları için özel maddelere karşı alerjisi olanlar hariç herhangi bir zarar teşkil etmiyor. Bu durum da uygulama öncesi hazırlanan alerji testleri ile en baştan tespit ediliyor. Bu kimyasal olmayan yapısından dolayı üç beş yıldan daha uzun süre dayanmayan kalıcı makyajı bu süreler içerisinde yenilemek de gerekiyor. Eğer yaptırdığınız kalıcı makyajdan sıkıldıysanız bu elbette sizin için bir avantaj haline de gelebilir. Porselen Makyaj ile Aynı Şey mi? Hayır, porselen makyaj çok daha farklı ve kesinlikle kalıcı olmaması gereken bir makyaj türüdür. Zira bu makyaj tipi kısa süreli ve yoğun şekilde kötü görüntülerin kaldırılması için kullanılmakta ve günlük hayatta pek kullanılmamaktadır.
Dövme Ve Kalıcı Makyaj Silme
Lazerle Dövme ve Kalıcı Makyaj Silme Lazerle Dövme ve Kalıcı Makyaj Silme Dövme çeşitli pigment ve boya maddelerininin cilde enjekte edilmesiyle oluşturulan genellikle estetik amaçlı bir uygulamadır. Dövmeler iki çeşitten ibaret olup, geçici dövmede kullanılan boya maddesi sadece deri yüzeyinde kalması ve zamanla kendiliğinden silinmesiyle karakterize iken, kalıcı dövmelerde boya maddesi cilde uygulandığında renk pigmentleri ciltteki epidermis tabakasındaki hücreler tarafından yutulur, ve o hücrede kalıcı olarak yerleşirler. Vücut için yabancı cisim olan bu pigmentler vücudun temizlikçi hücreleri olan makrofajlar tarafından uzaklaştırılamıyor. Bunun nedeni ise pigmentlerin boyutlarının büyük olmasından kaynaklanmaktadır. Lazerle dövme silme işleminde dövmenin rengine ve kullanılan boya maddesinin yoğunluğuna göre farklı dalga boylarına sahip lazer uygulaması yapılmaktadır. Uygulanan lazer dalgaları epidermisteki hücrelere etki edip, hem boya maddesini barındıran hücrenin patlaması ve bu sayede renk pigmentinin hücre dışına atılamasını, hem de pigmentin kendisine etki ederek büyük olan bu pigmentlerin daha küçük moleküllere parçalanmasını sağlamaktadır. Parçalanan moleküller temizlikçi hücreler olan makrofajlar tarafından yutulabilir hale gelirler. Makrofajlar da o küçük molekülleri lenfatik dolaşım sistemiyle uzaklaştırır. Dövme ve kalıcı makyaj silme sürecini etkileyen birkaç faktör bulunmakla birlikte, en önemlileri dövmenin yaşı, derinliği, kullanılan pigment maddesi ve pigmentin rengidir. Örneğin; 2 yıldan daha eski dövmeler, ya da yüzeyel ve eşit derinliklere uygulanarak yapılan dövmeler diğer dövmelere göre daha kolay silinebilir. Bunun yanında koyu renk (siyah, cam göbeği) olan dövmeler, açık renk (kırmızı, sarı, yeşil) olan dövmelerden daha kolay silinmektedir, ki bu renk dövmeleri silmek için o renkleri görebilen lazer dalga boylarını kullanmak gerekir. Bir dövmenin silinmesi için gereken süre ve seans sayısı kişiden kişiye değişebileceği gibi, dövmenin özelliklerine, boyutuna ve yapılma bölgesine göre farklılık göstermektedir. Lazer uygulaması yapıldığında dövmeler genellikle beyaz bir hal alır, giderek kırmızıya dönüşür. Kırmızıya dönüşen dövme bölgesi yara olur ve birkaç gün iöerisinde yaranın üzerinde şeffaf bir kabuk meydana gelir, daha sonra 2-3 hafta içinde oluşan kabuklar kuruyarak dökülür, ve yaranın iyileşme safhası tamamlanmış olur. Yara iyileşe süreci tamamlandıktan sonra dövmenin durumuna göre ikinci seansa başlanabilir. Bu süreç geçmeden asla ikinci seans yapılmamalıdır. UYGULAMA ÖNCESİNDE DİKKAT; Lazerla dövme silme işleminden önce özellikle solaryumdan kaçınılmalıdır. Solaryum yaptırmış hastalar için en az 3-4 gün beklenmesinde yarar vardır. UYGULAMA SONRASINDA DİKKAT; Lazer işleminden sora tedavi edilen bölge pansumanla kapatılıp 24 saat kapalı tutulmalıdır. Ve suyla temas ettirilmemelidir. Döve bölgesinde iyileşme sürecinde oluşan kabuklar koparılmamalıdır, kendiliğinden düşmeye bırakılmalıdır. Uygulamadan 1 ay sonrasına kadar solaryum ve direkt güneş ışınlarına maruz kalmaktan sakınılmalıdır. Yara iyileşme safhasında cilde ağda, lazer epilasyon ya da kimyasal peeling uygulamalarından uzak durulmalıdır.
Diode Lazer Epilasyon
DİODE LAZER EPİLASYON Diode lazer epilasyon etkili bir epilasyon yöntemidir. Bizim deneyimlerimize göre tüm merkezlerde bir diode lazer cihazı bulunmalıdır. Lazer teknolojilerinin gelişimi ile birlikte 810 nm dalga boyundaki lazer ışığı kullanan bu lazerler üretilmiştir. Bu cihazlar bizim merkezlerimizin tümünde kullanılmaktadır. Bu yöntemin kimlerde kullanılacağına doktorlar karar vermektedir. Bu lazerler diğerlerinden farklı teknik özelliklere sahiptir. Teknik farklardan biri diode lazerin ciltte alexandrite lazerden daha derine inebilmesidir. Bu derinlik en derindeki kıl köklerine kadar ulaşmaya olanak sağlar. Küçük miktardaki bu derinlik farkı deri içinde büyük bir derinliğe denk gelir. Diode lazerin bu özelliği önemli avantajlar sağladığı için önemlidir. Derimiz sırt bölgesi gibi bölgelerde normalden daha kalındır. Lazer bilindiği gibi kıl köklerine etki ederek epilasyon sağlar. Lazer kıl köklerine yeterince ulaşamazsa etkisi sınırlı kalır. Beklenen epilasyon başarısı sağlanamaz. Diode lazer kıl kökleri derinde olan sırt gibi bölgelerde de etkili epilasyon sağlayabilmektedir. Bu özelliği sayesinde diode lazerler yüz bölgesinde, erkeklerde sırt, omuz epilasyonunda avantaj sağlamaktadır. Diode lazerlerin bir başka özelliği ise melanin tarafından alexandrite lazerden daha az tutulmasıdır. Aslında bu kıl köküne etkisi için istenmeyen bir durumdur. Fakat koyu cilt yapısına sahip olan kişilerde ise bu durum avantaj sağlamaktadır. Bu özelliği sayesinde diode lazerler, alexandrite lazerin uygulanamadığı koyu renk ciltlerde de kullanılabilir. Koyu ciltler için en iyi lazerlerden biri diode lazerdir. Diode lazer epilasyon sistemi ince tüylerde de başarılı olmaktadır. Yüz bölgesinde hem ince hem kalın tüyler birlikte bulunur. Alexandrite lazer bu bölgede ince tüyleri tetikleyebilir. Yani azaltacağına arttırabilir. Bazı durumlarda ise yüz bölgesinde alexandrite lazer ince tüyleri kalınlaştırıp gözle görünür kıllara dönüştürebilmektedir. Bu nedenle yüz bölgesinde alexandrite lazerin kullanımını kesinlikle önermiyoruz. Yüz bölgesinde diode lazer ince tüylere bu olumlu etkisinden dolayı en çok kullanılan lazerdir. Biz tüm yüz, kol, sırt ve omuz uygulamalarında diode lazer epilasyon yöntemini öneriyoruz. Böylece hem ince hem de kalın tüylerde etkili epilasyon sağlayabiliyoruz. Diode epilasyon tüm vücut bölgelerindeki kalın kıllarda da son derece etkili bir lazerdir. Genital dahil her bölgede başarı sağladığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu yöntem ile vücutta lazer uygulanabilen her bölgede epilasyon yapılabilir.