Çin kültürünü İstanbul’a taşıyan Shangri-La Bosphorus Otel‘in bünyesinde yer alan Shang Palace‘ta Mekan.com‘un nazik davetiyle Çin Yeni Yılı Menüsünü tadımladık. Shang Palace‘ın şık tasarlanmış özel odasında dev yuvarlak masasına yerleşiyoruz. Dönen sehpa sunumu kolaylaştırıyor. İştah açıcı soslar ve susamlı çıtır cevizle başlıyor lezzet yolculuğumuz.Önce renkli sunumuyla “Lo Hei Somon” geliyor. Somon sashimi ile renkli sebze ve meyvelerden oluşuyor. Tahin eklenerek ve yeni yıl ile ilgili güzel dilekler söylenerek karıştırılıyor. Somon ve tahin birlikteliği şık olmuş, portakal kabuğu şekerlemesi de farklı bir lezzet katmış.Kanton mutfağının önemli lezzetlerinden birisi olan Lo Hei’nin ardından Sichuan tarzıyla ballı siyah sirke ile kızartılmış çıtır, ince bonfile dilimleri geliyor. Gece boyunda en çok etkilendiğim lezzetlerden biri oldu. Bonfileyi böylesine çıtır, böylesine karamelize, böylesine tatlı ve cips gibi düşünemezdim. Beni şaşırtan, sadece şaşırtmakla kalmayıp damağımda tatlı esintilere sebep olan lezzetleri seviyorum.Sichuan bölgesi bir lezzet deryası olarak adlandırılıyor. Çin kültürü bizden epeyce farklı.. Öyle ki bizim en başta tükettiğimiz çorbayı onlar ara sıcak niyetine içiyor. “Tavuk Parçalı ve Yumurtalı Mısır Çorbası”nı çok beğendim. Tatlı mısır tavukla uyum sağlamış.Elle açılmış özel bir pancake içine konularak yenilen “Çıtır Ördek” beklentimi pek karşılayamadı. Eti yavan geldi.Wokta kızartılmış XO soslu karides ile buharda pişirilmiş sarımsaklı karides dönen tepside yerini aldı. Kuşkonmaz ile sunum renklendirilmişti. Her ikisi de güzel olmakla birlikte sarımsaklı olanından daha çok etkilendiğimi söylemeliyim.Karabiber sosuyla tavada kızartılmış dana kuşbaşı renkli biberler ve taze soğanla klasik Çin mutfağı lezzetlerinden.. O kadar lezzetli ve bir o kadar da yumuşaktı ki tabağıma birden fazla kez aldım. Hem sosu, hem pişimi, hem de eşlikçileri mükemmeldi.Yağda kızartılmış mayonez sos ile tempura edilmiş dil balığı roka fonunda sunuldu. Ana yemek değil de ara sıcak olarak düşünüldüğünde hoş bir seçim.Çömlekte pişirilmiş tofu damak zevkime hiç uymadı. Deniz tarağı ve karides parçaları tofunun lezzetsizliğini kurtaramadı.Tavada hafifçe sote edilmiş brokoli ağırlıklı yeşil sebzeler eğer içerisinde siyah mantar olmasaydı sıradan sayılabilirdi. Ama siyah mantar farklı bir deneyim yaşattı bize. Çinli şefler tarafından yapılan tüm yemeklerde bunun gibi özel detaylar vardı.Biz yemeklere dalmışken La Mien şef yerini aldı ve el yapımı erişte için hazırlıklarına başladı. Bol yumurta içerdiğinden hoş olmayan kokular yayılsa da şefin pratik el hareketleriyle kalın bir hamurdan incecik Çin eriştesi (noodle) yapması oldukça zormuş.Tavuklu ve soya filizli Çin eriştesini sevdim, oldum olası severim zaten. Hatta Çin mutfağında kendime en yakın bulduğum lezzettir.Ne yazık ki ıspanaklı ve yumurtalı Çin mantısını tadamadım bunca leziz yemekten sonra midemde yalnızca hafif bir tatlı ve dinlendirici oolong çayına yer kalmıştı. Çin mutfağının tatlı yönünden zayıf olduğunu biliyoruz. Tabi biz zayıf derken onlar da bizim tatlılarımızı çok ağır buluyorlar. Bol şerbetli bir baklava hassas mideli bir Çinli’nin ölüm fermanı olabilir. Soğutulmuş mango aromalı puding ile sonlandırıyoruz geceyi.. Onca baharattan, sostan, acıdan sonra soğuk soğuk pek de güzel geldi.Ardından bir “Kung Fu Tea Master”ın elinden olmasa da yine de uzun ağızlıklı pottan akan kaynar sularla demlemeye bırakıyoruz oolong çayımızı. Kapaklı bir tasımız var. Kapağını açık bırakmamız “su istiyorum” anlamına geliyormuş. Ben yanlışlıkla kapağı kenarda unutunca anında gelen sıcak suyla farkına varıyorum ritüelin. Çin sarayında yöneticilerin önemli toplantıları esnasında, hizmetkarlar konuşulanları duymasın diye yaklaşık 85 cm’lik uzun ağızlı pottan Kung Fu hareketleri yaparak ve hiç sıçratmadan ustalıkla koyarlarmış kaynar suyu bardaklara. Nazik ve bilgili çalışanları, hafif müzikleri, yetenekli şefleri, şık dizaynıyla Shang Palace Restaurant özel günleri taçlandırmak için biçilmiş kaftan. Mart ayı sonuna kadar devam edecek Çin Yeni Yılı menüsünün fiyatı 190 TL. 9 yıl önce
Sirkeci'de Büyük Postane'nin hemen arkasında tarihi bir binada yer alan Baldır'ı ziyaret ettik geçenlerde. Hava çok soğuktu. İnce kıyılmış baldır etleriyle yapılan terbiyeli çorba öyle nefis geldi ki. İçimizi ısıttı. Sonra sırayla Baldır ve Baldıramiyi denedik. Şehir ikiye bölünmüş baldırcılar ve baldıramiciler olarak. Ama ben her ikisini de çok beğendim. 18 saatte pişen, az yağlı, liğme liğme baldır etinin karamelize soğanla harmanlanarak kendi yapımları ekmek içinde sunumunu çok beğendim. Karamelize soğan ete öyle yakışmış ki, yümüyle bütünleşmiş. Et yediğimi doyasıya hissettim. Baldırami kaya tuzunda bekletilen saatlerce pişirilen odun ateşinde tütsülenen ete hardal sos ilavesi ile, kızarmış ekmek içinde sunulan bir lezzet. Füme et sevenler ve hafif birşeyler tercih edenler için ideal. Dana bonfile dilimleriyle hazırlanan lezzet de güzeldi. Ama burgerini yetersiz buldum. Belki içeriği biraz daha geliştirikebilir ve eti kalınlaştırılabilir. Bu lezzetletin yanında sunulan köz biberler ve arpacık soğanlar nefisti. Kaşık salatası ve turşu alternatifi de var. Ayrıca baldırın naneli salatalıklı ayranı iyi bir eşlikçi oldu. Gecenin sonunda gelen tahinli sufle de güzeldi. Baldır, büyük emekle hazırlanan lezzetli etleriyle bölgenin yeme içme nabzını tutatacak gibi duruyor. Konumu akşam saatletinde dezavantajlı gibi dursa da yakın bir gelecekte Sirkeci'nin bir yeme içme merkezine dönüşeceğini düşünüyorum. Baldır bu noktada konumunda bir öncü. Fiyatları da bunca emeğin üzerine gayet ideal. Denemekte fayda var..9 yıl önce
Bu tost için nerelerden geliyor insanlar, bence haklılar. Çünkü tostu kahvaltı dışında keyifle yedirebilen bir işletme. Gece gündüz her daim gideni var. ilk ısırığı aldıktan sonra gaza gelip ikinciyi söyleyebiliyorsunuz. 9 yıl önce
Vialand'de oturulabilecek nadir mekanlardan.. Mavi beyaz dekorasyonuyla sizi Alaçatı'ya götürüyor. Çayı her daim taze ve fiyatı da diğer mekanlardan daha uygun (2,50 TL). Çalışanları da oldukça yardımsever. Muhallebisi, kazandibi ve tavukgöğsü güzel. Alışveriş sonrası mola için iyi bir alternatif.9 yıl önce
Canım burger çekti, atlayın Yeniköy'e gidiyoruz demelik bir mekan. Alanı biraz dar, haliyle mutfağı da ufacık. İnsan 23 çeşit burgerin o mutfakta hazırlandığına inanamıyor. Öyle ki herkesin zevkine göre bir burger muhakkak bulunur. Burgerlerimiz hazırlanırken Parmesanlı Frenk Soğanlı Patateslerini deneyelim dedik, yani iyi hoş ama lezzetinden parmaklarımı yediğim için burgeri bana başkası yedirdi :) 6 çeşit burger denedik. Tropicana Burger'deki ananas dikkati çekiyor, çok şeketli değil baymıyor.. Tokyo Burger'in karideslerinin dökülmesi dışında bir problemi yok. Meksika Burger'i acıseverlere armağan ediyorum :) İtalyan burgerin içindeki mantarın lezzetini alamadım, diğerlerine göre zayıf kaldı. Klasik bir burger istiyorsanız, bana çedarı, dana baconu verin gerisi sizin olsun diyorsanız, Hopdaddy Burgeri tavsiye ediyorum.Gelelim ete.. Mekanın sahibi aynı zamanda da şefi. . Yurtdışında hem okul hem de şeflik deneyleri olmuş. Bu deneyimlerini başarıyla mekanına yansıtmış. Şef direkt antrikottan sadece tuz ilavesiyle hazırlıyor burger köftesini. Bu durumu bize evvelinde açıklamasaydı, et sert ve sulu değil yorumunu dile getirirdim. Bir tercih meselesi.. Ben biraz karabiberli, daha yağlı ve sulu köfte tercih ediyorum. Bu burgerleri soğutmadığınız sürece çok iyi gidiyor ve epey doyuruyor 200 grlık olanı. 90 ve 130 grlık alternatifleri de var.Burger ekmeği eti ön plana çıkaracak cinsten. Yumuşak ve hafif. Ben sevdim ekmeğini. Yalnız burgerle birlikte gelen patatesin lezzeti çok zayıftı. O yüzden onun yerine parmesanlı frenk soğanlı olanını tavsiye ediyorum. Fiyatlar biraz pahalı gelebilir ama bunu hak ediyor. Burgerseverlere duyurulur..9 yıl önce
Horhor kebapseverlerin uğrak noktasıdır. Dekorasyona, konsepte değil de sadece lezzete yönelenelerin yeridir. Geçen gün Horhor'daki Ciğer Sarayı'nı ziyaret ettik. Direkt Aksaray Metro çıkışımda konumlanıyor.
Mekan adından da anlaşılacağı üzere ciğere fokuslanıyor. Ama buna rağmen diğer lezzetlerde de gayet başarılılar. Çöp şiş harika! Yağı, tuzu, pişimi, lezzeti helsi olması gerektiği gibi. Lavaşa dürüm edip yemeniz an meselesi :) Ciğer şiş de ha keza. Yemeklerden evvel gelen salatalar gözünüzü doyuruyor. Yeşillikler tazelikten parıldıyor. Izgara soğan ise favorim. Piştiği için reflüye sebep olmuyor. Adana kebabı da oldukça lezzetli, acısı da acı ama 10 yıl önce
Çukurcuma'nın Cuma'sına geçenlerde merhaba dedim. Antikacıların arasında kalmış, kendisi de antika ve vintage havasını sindirmiş bir mekan. Bulunduğu tarihi yapıyı çok beğendim. Çocuk oyun alanı çocuklu misafirler için biçilmiş kaftan! Kaktüslerle dolu mekanı gerçekten sevdim. Yediğim ince hamurlu pizza ise harikaydı. Közlenmiş kırmızı biber, karamelize soğan, mozarella ve roka.. Daha ne olsun! Hepsini silip süpürdüm, tadı da damağımda kaldı doğrusu.. Arkadaşınla gidip dertleşmek yahut bilgisayarınla çalışmak için ideal. Şimdilik 19.00'a kadar açık. Mutfak siparişlerini en son 18.00'da alıyorlar. Yakında bu durumun çözümleneceğini öğrendim.
Denemekte fayda var!10 yıl önce
YORUMLAR
(7) Tümünü görüntüleMekan adından da anlaşılacağı üzere ciğere fokuslanıyor. Ama buna rağmen diğer lezzetlerde de gayet başarılılar. Çöp şiş harika! Yağı, tuzu, pişimi, lezzeti helsi olması gerektiği gibi. Lavaşa dürüm edip yemeniz an meselesi :) Ciğer şiş de ha keza. Yemeklerden evvel gelen salatalar gözünüzü doyuruyor. Yeşillikler tazelikten parıldıyor. Izgara soğan ise favorim. Piştiği için reflüye sebep olmuyor. Adana kebabı da oldukça lezzetli, acısı da acı ama 10 yıl önce
Denemekte fayda var! 10 yıl önce